Bu cicekleri evime aldim, icimi aciyorlar baktikca.. Oldum olasi cicekleri sevmisimdir de, bir turlu sakida cicek yetistirmeyi ya da soldurmadan onlara bakabilmeyi becerememisimdir. Uzunca bir suredir cicekciden boyle demet halinde aliyor, sonra da o ufak cam vazodan evimde yarattiklari hakimiyete sasiriyorum! Eve gelipte cicekleri gordugumde yuzumde guller aciyor, gorduklerim ister papatya, ister kasimpati, ister lale olsun:)
Gectigimiz hafta icerisinde Antalya’dan kardesim ve esi bana konuk oldular. Onlarla beraber vakit geciriyoruz. Anitkabir’e, alis-verise, Turk Telekom’un macina gittik. Telekom Alpella’yi oldukca farkli yendi bu hafta. Gecen haftaki son saniye yedikleri basketle Antalya’ya tek sayi farkla yenildiklerinden midir nedir, hirsli gordum bu hafta takimi.. 30 sayiya yakin fark attilar.
Cocuklar evde olunca tabi, her aksam duzenli bir sekilde yemek yeniyor masaya oturulup. Bir taraftan iyi de oldu bana, zira haftada 3 gun spor yapmaya basladigim icin kurtlar gibi ac bir vaziyette aliyorum solugu evde! Tekrar cardio calismaya basladim. Vucudum hastaliktan iyice birakmisti kendini ve hareketsiz kalmistim uzunca bir muddet, simdi toparlanmasina duzenli aktivite ile yardimci olmak gerek. Tabi ben spor konusunda asiri hirsli oldugumdan sebep, kisaca buna literaturde “vur deyince olduruyorum”da denebilir, Cumartesi sabahi 2.5 saatlik bir seansdan cikinca eve yurumekten vazgecip kendimi dolmusa zor attim:) Gayet duzenli gidiyor simdilik, Lalecim de yan cizmezse beraber oldukca keyifli bir kis sezonu gecirecege benziyoruz.
Bu hafta dogdugum gunden sebep bir kutlama yapmamiz gerekecek her sene oldugu uzere:) Ne zaman kutlamaktan vaz gececegim bilemiyorum. 25 yasimdan sonra ne dogdugum gun kutlamasi ne de yilbasi eskisi kadar keyif vermemeye basladi. Eskiden neden kadinlarin yasi soruldugunda her zaman “30” dediklerini ve 30’dan sonra hic yaslanmadiklarini simdi gayet iyi anliyorum:) Halbuki aslen “kadin” olmaya, fiziksel olarak daha “kadin” gorunmeye ve dusunsel olarak daha “kadin” hissetmeye yine bu yastan sonra basliyorsunuz! Tecrube ile sabit! Ama yine de ilginc bir ikilem bence.. Bu hafta sonu solugu bir meyhanede almamiz bekleniyor. Meyhane, eski basketbol oyuncularindan birine aitmis. Her hafta davet edile edile bir hal olmustuk, dogdugum gun kutlamasi bahane oldu iste mekani gormeye. Yalniz bana gelen duyumlarda Fatih Urek’in “Hadi hadi” parcasini bilip bilmedigimiz sorulmus Tolu’ya. En cok istek alan ve neredeyse gece boyunca sahneye cikan 2 grubun en az 3’er defa seslendirdigi, yetmiyormus gibi musterilerden de eslik etmelerini istedikleri bir numarali parcaymis Meyhane’de.. Yandik ki ne yandik! Arkadaslarim “Olsun ya, cok eglenecegiz bak, dalgamizi geceriz biz de” diyorlar, ama bir taraftan da benden ciddi ciddi sikirtili bir sal-fular falan takmami istediler o gece. Parca calinca muhtemelen boynumdan alip belime baglayacaklari icin midir acep diye kara kara dusunmekteyim. Izlenimlerimi yazarim bilhare gulme krizinden olmez; rezil oldugum icin kendime ev hapsi vermez isem!
Alisveris yaptik dedim ya, bu ara gri takintisi basladi bende. Zaten muhtelif tonlarda beyaz ve siyah cicilere sahipken, bir de orta renk cikti basimiza iyi oldu! Halbuki anne kusum benim yaslarimda rengarenk giyinmeye baslamisti yavastan. Cok merak ediyorum hayatimda uzerime giymisligim olmayan pembe ve ne bileyim sari renklerde bir seylerle insan icine cikacagim bir zaman gelebilecek mi? O zaman geldiginde ben kac yasinda olacagim? Bu renklerle nasil gorundugumu umursayacak miyim? Guzel mi gorunecegim, sapsal mi? Bu sorulara simdilik bir cevabim yok benim. Oldugunda nasilsa dayanamayip buraya yazacagim, cunku JTB, ben hayatta kaldigim surece buradan siz sevgili arkadaslara, bazi arkadaslarimin adlandirmasiyla siz sevgili “okurlara” canli yayin yapmaya devam edecek:)
Simdilerde tek derdimiz – Tanri baska dert vermesin, AMIN – Kurban Bayraminda ne yapacagimiz konusu. Klasik bir sorunsaldir bu bilenler bilir. Bilimum dini ve milli bayram ve yilbasi gunlerini sadece tatil yapmak ile es deger goren belli bir kesime mensup insanlardan biriyim ben de. Keza cevremdeki arkadas ve dostlarim da oyleler. Malum Seker Bayrami evde ve dahi Ankara’da gecirildigi icin simdi kasinmalar bir miktar artmis vaziyette. Hal boyle olunca tum es-dost sohbetleri bir yerde gelip “Eee, ne yapiyoruz bayramda?” sorusuyla percinlenmekte! Verdigim cevap ise “Bilmiyorum” oluyor benim hala. Londra’ya niyet neye kismet olacak ben de heyecanla beklemekteyim acikcasi! Su omru hayatimda miles&miles kapsamindaki odul biletimle bir defa ilk Prag seyahatimi yapabildim. Miller birikiyor biriktikce de nedense ben bir seye karar verdigimde, bir onceki yazimda da bahsettigim uzere, onumuzdeki 33 ay bloke edilmis oluyor! Bakalim, umudumuzu kaybetmemek lazim degil mi? Ne demisler “Cikmayacak candan umit kesilmez”:)
Yagmurlu, ama guzel bir hafta beni bekliyor. (Hafta sonu 18 derece sicakligiyla beni cocuklara rezil etti bu arada bu Ankara havasi! “Aman kalin kazak, bot, atki, eldiven falan getirin donarsiniz mazallah” demistim de kendilerine..) Bu aralar is yerinde heyecanli bir bekleyis icerisindeyiz! Rektorluk secimleri var Hacettepe Universitesinde. Ve bu secim beni hem kisisel ve tabi bizi de departman olarak cok ciddi ilgilendirmekte. Ay sonunda Cumhurbaskani tarafindan atanmis olacak rektorle yeni bir doneme merhaba diyecegiz! Gonlumuz tabi ki bizim bu islerde hep yanimizda olan, her zaman bahsettigim o vizyon sahibi liderlerimizden birinin atanmasi. Lalecim ruyasini gormustu, dun de ben gordum. Ben biliyorum gerci atanacak olani. Ama yine de isim telaffuz etmek icin bekleyelim 1 hafta daha! Parmaklarimizi capraz yaptik haftaya oyle basladik:)
Siz de guzel baslayin. Her zaman diledigim uzere, superr bir hafta gecirin.. Icsellestirdigimiz ve inandigimiz surece hersey basimiza geliyor. O yuzden hadi sabah sabah, ya da gece gece (ne zaman okuyorsaniz bu satirlari) bu haftanizi gozunuzde canlandirin en guzelinden.. Demisti Dilara dersiniz:)
Çiçekler harika. Fotoğraf şahane. O kadar canlı ki ekran arkasından etkilemeye yetiyor insanı.
Türk Telekom bu sene ayrı formda bu arada.
Sayfanız çok güzel.İyi haftalar diliyorum…
Drcugum,,sana hersey yakisir 😀
ciceklerle basladin, onlar gibi renkli ve güzel gecsin dogdugun bu güzel hafta.Ileride hep beraber kutlariz artik 🙂
ben sana gezi programi yaparim,sen söyle yeter, my plane is your plane 😀
sevgiler,
Mr.TD
sevgili BurBur çok teşekkür ediyorum:)
sana da keyifli bir hafta dilerim.
*
MR.TD’cim,
iltifatına teşekkür ederim:)
merak etme, o günler de gelecek elbet. ama bir arıza çıkar uçağa ilişkin o zaman külahları değişiriz:)
Sarıyı, pembeyi bilmem ama sana yeşil çok yakışır.
Şöyle koyusundan, petrolünden bir başla… Sonra yavaş yavaş açarız:)
Dilayra cığım şimdiden kutlarım doğumgününü. Ben de artık zevk almıyorum doğumgünü kutlamaktan. Ama bu yaşlanma ile alakalı değil de hiçbir şeyin eski zevkinin kalmamasından ötürü galiba…Ben 30 umdan sonra da yaşlanmaya devam edeceğim 🙂 Öpüyorum. Sevgiyle kal…
ps: Çiçekler muhteşem…
Dilayra cığım şimdiden kutlarım doğumgününü. Ben de artık zevk almıyorum doğumgünü kutlamaktan. Ama bu yaşlanma ile alakalı değil de hiçbir şeyin eski zevkinin kalmamasından ötürü galiba…Ben 30 umdan sonra da yaşlanmaya devam edeceğim 🙂 Öpüyorum. Sevgiyle kal…
ps: Çiçekler muhteşem…
k.i.s.d’cim:) yeşil seviyorum zaten, hakisine tav olmuştum hala giyerim:) muck:)
*
sevgili hande,
teşekkür ederim sana da..