~
Buradan uzun zaman ayri kalmak hosuma gitmiyor! Bir tarafim eksik hissediyorum hep.
Halbuki buradan hep farkli ve guzel, insanin icini isitan, zihnini ve tecrubelerini gelistiren, herkese iyi gelebilecek seyler paylasmak istiyordum.
Okudugum kitaplardan alintilar yapmak yerine, onlarin bende biraktigi izleri anlatmak istiyordum. Yasadiklarimdan ogrendiklerimi gostermek, henuz yasamadiklarim konusunda deneyimlerinizi ogrenmek istiyordum.
Ben boyle var olmayi secmistim. Kendime donuk yasantimin bir yerinde artik bu kadar da kendime donuk olmayi istemedigimi farkettim ve daha cok insan olsun hayatimda, ayni seylere benimle gulen ya da ayni aciyla ici yanan benim gibi demistim, bilebildigim ya da bilebilecegim..
Bu kadar ara verdigim icin kusuruma bakmayin olur mu? Hayatim biraz karmasik bu aralar. Sagligim iyi, sadece dogru durust beslenememeye devam:) Izindeyim, ise gitmiyorum; ama her gun duzenli erken kalkip spor yapiyorum. Yine masamin basindayim, ofiste degil ama evde: Ders calisiyorum! Cok fena bir sekilde sigara iciyorum!! Biraz darmadaganim. Hayalini kurdugum tekne gezisine cikmamanin verdigi bir “ah yine kacirdim bir seyleri iste” hissi mevcut tabi ki. Omru hayatimda sanirim ilk defa bu yil bu kadar kisa tatil yaptim: 3 gun Kas kacamagi ve 4 gun teyze ve anne kuslarla Izmir’de bir yazlikta aile saadeti:) Buna da hamdolsun:)) Ay bir de Istanbul tabi, 3 gun..
~
TV’den uzagim oldukca. Hatta gunlerdir acmadim bile! Varsa yoksa muzik.. Eski albumlerimi elden gecirdim, mutlu mesut onlari dinlemekteyim. Tabi, tam ben evde ders calismak icin kampa girmeye karar verdigim gunun ertesi, karsi apartmanimiza insaat iskelesi kurulmasi ve dahi su an itibariyle kurulan iskelenin sokulme gurultulerini saymazsak.. Oldukca verimli bir calisma atmosferi icerisindeyim:)
~
Istanbul’dan donerken otobuste okumak icin bir kitap almistim: “12 Yazarin 12 Istanbul’u” diye. Oyle edebi metinler iceren, mukemmel bir eser degil. Ama aralarinda benim de severek okudugum, ya da merak ettigim ama hic bir kitabini henuz okumadigim 12 yazarin Istanbul’daki yasadiklari, baglandiklari bir semti ya da butunuyle Istanbul’a karsi hislerini anlatan bu kitabi sicak buldum.Icinde Inci Aral, Kursat Basar, Nazli Eray, Buket Uzuner, Ayse Kulin, Mehmet Murat Somer var mesela.. Bir otobus yolculugunu size guzel gecirtecek bir kitap. Istanbul severler, Istanbul’u bu yazarlarin dilinden okumak isteyenler icin.
~
Istanbul’da yapmaktan vaz gecemedigim seylerin basinda geliyor bir Bogaz gezisi tekne ile. Bu kartpostalvari fotograflar bu tekne gezisinden size konuk oluyorlar:) Eskiden ozellikle soguk havalarda bu gezinti teknelerine binince hemen bir sigara yakar, mataramdaki viskiden cayci amcamin getirdigi sade kahveye doktugum karisimi “oh” diye diye icerdim. Bu defa bir sey icmedim, sigara da icmedim. Daldim daldim gittim, hikaye yazdim, guldum kendi kendime. Teknedekiler baktilar bana garip garip:) Diyorum ya, bu aralar biraz normal disiyim ben!
~
Havalar fena sogudu. Donuyorum ben artik. Olsun varsin, bir de yagmur yagsa ve arap kiz da camdan bakmaya baslasa yine eskiden oldugu gibi! O kadar uzun zamandir camlar arap kizsiz, biz yagmursuz kaldik ki..
Haftanin ortasina geldik.
Zaman hizla akiyor..
Her gecen gun biraz daha kafama dank ediyor bu gercek. Yanimdan akip giden, bana teget gecen, ama benim kacirdigim bir hayat oldugunun da farkina varmamla hele..
Cok dokunuyor hersey bu ara bana.. Cok!
her “garip”liğin ardına saklanmış bir güzellik oluyor genelde, ya da dibe vurmadan tepeye çıkılmıyor…
biliyorsun sen zaten aslında, ben hatırlatmak istedim sadece:)
fotoğraflar yine şahane, seni ankara’dan takip etmek artık çok zararlı olmaya başladı, bilgin olsun!…:)
Sevgili Dilayra ne güzel anlatmışsın hem İstanbul ‘ u hem duygularını… Herkesin zor dönemleri vardır tabiki ama onlar kalıcı değillerdir. Bu yüzden sen yüreğini ferah tut ve hep gülümse. GÜlümsemek insanın hüznünü alır götürür ve enerji verir. Öpüyorum. kendine iyi bak…İyi dersler :))
Sonbahar gibi bir yazı bu, güzel ama hüzünlü.
Kaçıp gidenlerin değil elde kalanların göze batamsı gerektiğini hatırlatmak istedim.
Yoksa, kaçıp gidenler say say bitmiyor be dostum. Geçmiş 10 yılımın muhasebesine durdum 3-4 gün önce, düşün düşün bitmedi. O zamanlar hep kçırdığımdan dem vururdum, elimde kalanlar yaz yaz bitmedi. Bi baktım aslında pek az şeye dokunmamışım. Ama o kadar büyütmüşüm ki dokunamadıklarımı gözümde, deve değil dinozor yapmışım.
Sevi seviyos.
Bu havalar mahvediyor sizi! Cok sevdigim bir arkadasimdan da farkli kelimelerle ayni ruh halini anlatan bir e-mail aldim daha iki gun once… Bir taneside telefonda anlatti tum bunlari bana.. Yasadiginiz Sonbahar huznu olmasin, gunes azalinca uretilen seratonin azalir, o da huzne sebep olur boyle… Ama tum bunlarin disinda senin koklu bir degisiklige ihtiyacin var. Bence Istanbul’da is ara kendine ve tasin Ankara’dan.. Sen degilmiydin evden tasinmanin vakti geldigini soyleyen. Istanbul seni anlar, dinler.. Ben hayatimin en huzunlu gunlerini Hisarda bir balikci teknesinin karsisinda bir bankta bogaz ile dertleserek gecirdim. Ister inan ister inanma ama bogaz benle konustu o zaman!Iskeleye atilmis bir dunya ekmek vardi ama hic guvercin yoktu, bir onceki gun 2 saatde gectigim Bogaz koprusu vizir vizir akiyordu.. Demek ki kuslarin yemek vakti degildi! ve karsiya gecmek icin yanlis zamani secmistim bir onceki gun.. Demek ki o an hayatimdaki tersliklerin sebebi, isteklerimi yanlis zamanda gerceklestirme cabasi icinde olmamdi.Buda beni zora sokuyordu. Bogazda bir saat oturmak kafamdaki bir cok soruyu cevaplamisti o gun! Istanbul baskadir. Bence CV ni hazirla ve okul bittikten sonra istanbulda kuracagin hayatin temellerini atmaya basla..
selim’cim:)
ne yapacaksin, hayat boyle:)bilsen de birilerinin hatirlatmasini isteyebiliyorsun.. haklisin: dibe vurmam gerekyor belki de!
hande’cim, tesekkur ediyorum.. bugun hep gulumsetecek seyler oldu, kiriskliklarim artti, ne guzel:))
k.i.s.d:)
ne kadar da haklisin.. ben de oturup bir muhasebe yapsam iyyi olur belki ha, iyi gelir. o zaman belki ne kadar cok yapmis oldugumu da gorup belki bir “aferin” derim kendime en kocamanindan..
ben de sevdim seni “kendiizinisurendeli”:))
pelin:))
muneccim misin ne sin be guzelim:))
Merhaba Dilayra,
Yine her zamanki gibi cok guzel fotograflar cekmissin.Ozellikle Galata kulesi’ni ve cevresini ayri bir guzel yakalamissin.Eline saglik.
Istanbul ozlemin ve ona olan tutkun gercekten Istanbul’da yasamani gerektirecek kadar yogun gozukuyor. En kisa zamanda seni bekleriz.
Su anda ben de Istanbul’dan uzagim ancak bogazda teknede viskili kahve fikri cok hosuma gitti,donunce hemen deneyecegim:)
Akip giden hayatin ve onunla birlikte yapamayip da devamli aklimizda olanlarin agirligi sanirim hic bir an pesimizi birakmiyor. Ancak bunun kaygisini yasamanin bize bir gun istedigimiz seyleri yasatacagina inaniyorum. Her ne kadar bu yolda ilerlemek zor olsa da.
Sevgili Dilayra,
İstediğin değişikliği yaptım. Senin listende de bana yer var mı acaba? Sevgiler ve teşekkürler, bu güzel fotoğraflar için.
sevgili mavikus,
buradan maviyolculuga cikman ne hos benimle:)
istanbul ozlemim oyle devasa boyutta degil inan. istanbul guzel bir sehir, ama ona istedigim zaman ulasabilecegimi bilmek de bana yetiyor. sadece ankara’dan ciddi anlamda bunalmaya basladim artik o kadar. yani hangi sehir olsa kabulum:)
babam “onemli olan zoru basarmaktir” derdi hep. o hesap, biliyorum isteklerimin zor, ama ulasabilecegim seyler oldugunu:) sagol:)
sevgili tijen tabi ki:) tesekkur ediyorum..
cok tahrikkar görüntüler 🙂
Hele ilk foto süper doktorcugum,bir Istanbula uzanma zamani geldi galiba 😉
sevgiler,
Mr.TD
İstanbul’da yaşayan birisi olarak bir senin birde Zeynep’in fotoğraflarına bakarken aynı yerleri mi dolaşıyoruz diyorum 🙂 ayrıca senin buaralrdan uzakta olman benimde hoşuma gitmiyor, özlüyorum çok bilesin:)
Td’cim:)
uzan uzan.. gec kalma erken gel ama:))
chido’m, canim:))
daha tanismadan sevdigim guzel arkadasim..
tanisacagiz bak, cok yakinda:)
merhabalar dilayra
uzun zamandır bloğunu ilgiyle takip ediyorum .bir süre önce bende senin gibi yaşadığım yerden fenalık gecirerek o sehri terkettim ve istanbul’a doğup büyüdüğüm ve sonrasında dönmek için yanıp tutuştuğum kente geri döndüm tam 12 yıl sonra( ki; o süre içinde tam 5 şehir gezdim) ama ne oldu 1 yılda istanbulda rutine girdi .gittiğin mekanlar ,arkadaşlar ,aktiviteler başta farklı oldu; seçenek bolmuş gibi geldi hatta sınırsız, fakat benim takılıp beğendiğim müdavimi olduğum yerler sınırlı oldu görüştüğüm arkadaşlar da öyle …..anladım ki ben aslında içimdeki yalnızlıktan kaçıp kurtulmaya çalışıyorum ve beni takip eden de o. dünyanın neresine gidersem gideyim takip edecek olan da o.tabi acı oldu şimdi gezdiğim şehirlerden çanakaleye geliyorum sık sık anladım ki onu sevmişim en çok. fakat beni istemeyen de çanakkale şimdi sözleştik belirsiz bir zamanda döneceğim sevdiğim kente sevdiğimle ve bir çiftlik alacağım kendime ,taş bir ev ,çocuklar, hayvanlar …uzun uzun fotoğraflarını çekeceğim sevdiğim şeylerin ve en önemlisi yalnızlığımı dinleyeceğim ,uzun uzun …ondan kaçmak yerine onunla arkadaş olacağım. umarım sevgili dilayra istanbul sana, senin beklentilerini verir…
sevgiyle kal! sinem
sevgili sinem,
bizim yas grubumuzda ne kadar cok bekar kadin var, taniyorsundur onlari.. bizim yalnizligimiz cok sey ogrenmekten, okullar okuyup belki de annelerimizden daha iyi isler de calismaktan, bu nedenle cok bagimsiz yasayabilmemizden, gezmek-gormek hayalimizin hic bitmemesinden kaynaklaniyor. Ironiye bak ki, tum bunlari yaparken de yaninda, cevrende hep birileri oluyor:)
biz, kalabalikta yalniz kadinlariz..
derdimiz istanbul, amerika, londra ya da van degil; derdimiz tamemen kendimizle.. ve inan ki bunun FARKINDAYIM:) bu da bir seydir degil mi??
nerede olursan ol oncelikle saglikli, sonra da gece yatagina yatarken huzurlu olmani dilerim.. kocaman sevgiler:)
baska bi comment birakacaktim aslinda ama sineme yazdigin cevabi okuyunca degisti icerik. 🙂 3-4 sene sonra farkina varabilecegim ya da kabul edebilecegim gercek, tokat gibi yuzume inmis bulunuyor. iyi mi oldu, kotu mu oldu bilemedim ama neyse artik hayirli olsun.. 😛
sevgili lambda:)
bu senin icin itici bir guc olsun.
istisnalar kaideyi bozmaz tabi,ama ben birilerinin birseyleri degistirebilme gucunun farkina varmasini istiyorum artik! bu neden sen olmayasin??
hem iyi tarafindan bak: tecrube insana cok sey katar, hazirlikli olmasini saglar:)
guzel bir hafta sonu senin olsun:)
cocuklugumdan kalma mıdır nedir nereye gidersem gideyim ne yaparsam yapayım garip bir huzun vardır içimde cok nadir unutturur kendini ama ben boyle guzelim biliyorum boyle varoldum boyle buyudum ve onun sayesinde cok sey ogrendim, birlikte mutlu olmayı ogrendik…
nube…
huzunlu biri daha:)
hep daha mutlu olasin, bir onceki gunden yildan daha cok..
sevgiler nube,