Parklarda, bahçelerde oynar çocuklar; ağaçlara tırmanır, ağaçtan düşerler kimi zaman.. !
Hayvanat bahçesine gider, pamuk şeker yerler.. Dönme dolap diye tutturup, atlıkarıncada kendilerinden geçerler.. Üzerinde oturdukları o tahta ve basit at, onların kendilerini bir şövalye gibi hissetmelerine neden olur, başları dik, dizginlere sıkı sıkıya yapışmış, ciddi ciddi otururlar üzerinde..!
Lastik oynar, ip atlar, top oynarlar.. Bazıları şanslı doğar; güzel giyinir, şöförlerle okula giderler.. Bazıları daha şanssız; başı kabak, yalın ayak, burunlarını çeke çeke dolaşırlar sokaklarda..!
Kaydıraktan kayarlar, salıncaklarda sallanırlar.. Küçücükdürler onlar; adı üstünde daha “çocuk”durlar..!
Masumdurlar, aslında hiçbirimizin masum olmadığı bu dünyada.. Tam da Sezen’in dediği gibi..!
……
Şimdi bu dünyada bir sürü masum çocuk ne olduğunu anlamadan, sebebini bilemeden, başına geleni telaffuz bile edemediği bir yaşta; gerçek dünyadan kurtularak duygularını rahatça ifade edebildikleri bir ortamda iken (oyun ortamında yani) ÖLÜYORLAR.. Ö-LÜ-YOR-LAR..
Çok üzgünüm.. Hem de çok.. İktidar, din, ticaret, toprak ve hırs çatışmaları arasında olan çocuklara oluyor..! Bir sihirli değnekle bunların hepsini durdurabilme şansımız olsaydı keşke.. Ama bunun olmayacağını biliyorum.. Savaşların sona ermeyeceğini de.. Dünya var oldukça bu devam edecek, yine çocuklar ölecek ilk..
Bugün Look&Relax‘de “Yaşamın İçinden Çocuklar”dı konumuz. Konuya karar verdiğimizde son yaşanan olaylar başlamamıştı bile..! Hepimiz masum ve güzel, heyecanlı, renkli çocuk fotoğrafları çekecektik. Çektik de.. Oraya fotoğrafları koyduk koymasına, ama buraya da içimden geçenleri yazmak istedim. Bu ara her arkadaşım bu konuya değiniyor biliyorum. Sadece benim de bir sözüm olsun, iki satır hislerimi paylaşayım istedim. Korkuyorum ben çok..! Anne olmaktan, teyze-hala olmaktan korkuyorum.. Çok hem de..