Rakınızı nasıl alırdınız acaba? Bir duble, 3 duble? Vallaha bir dubleden de keyif alınabilir pek tabi.. Ama benim gibi “ihtiyacım var” modundaysanız sizi bir 20’lik anca paklar! Hele de tüm Cumartesinizi evde sunum hazırlayarak geçirmişseniz, hala yapacak 1 ton şeyiniz, hazırlığınız olduğunu düşünüyorsanız, biletinizi bile gidip almamışsanız, panik panik üstüne bir durumdaysanız yani; kesinlikle 2. dubleden sonra sinirleriniz gevşemeye, kan damarlarınızda daha sakin dolaşmaya, kalbiniz daha az hızlı atmaya başlar.. Yüzünüze stresiniz ve gerginliğinizin yerleştirdiği sert ifade kaybolmaya başlar; rahatlamış ve daha az umursar bir ifade ile, oturmak yerine yerinizde hafif kaykılmış, ayaklarınızı ileri doğru uzatmış bir vaziyette yancağızınızdan yayılan mangal kokuları ile dans eder halde bulursunuz kendiniz..
Bu aralar hafta sonu deyince aklımıza mangal, mangal ve et ikilisi düşünüldüğünde ise kesinlikle rakı geliyor! Ayşegül Sultan’la beraber Pazar günümüzün büyük bir kısmını 2 hatun göl başında mangal yapıp, rakı içerek, hayata kadeh kaldırarak ve kahve falları bakarak geçirdik:) Ayşegül falımda Amerika kıtasını gördü, sonra kocaman bir kalp ve bol bol kısmet gördü:)
Akrep burcu olmamdan sebep öngörülerim yüksekmiş benim, diyenlerin yalancısıyım. Dolayısıyla son zamanlarda kendimi elimde kahve fincanı içini okumaya çalışarak geçiririken buluyorum sık sık. İnsanlar benden bekliyorlar vallaha fal bakmamaı ciddi ciddi.. “Cık, cık.. Sen bakamazsan biz artık toplayıp eşyaları gidelim şekerim” diyen bile var!! Bu sebeple kendimi sorumlu hissediyorum kahve içilip, fincanlar ters kapanınca:)) Ben de Ayşegül Sultan’a baktım tabi haliyle.. Bir 20’lik rakı üzerine, 2 köfte-3 pirzola, yoğurt-kavun-peynir şenliği sonrası bayağı da iyi baktım bence:)) Ocak ayında hayatında patlama olacak bak söylemedi demeyin:)
Güzel bir hafta diliyorum dostlar size.. Hava güzel olur umarım, işlerimiz yolunda gider.. Sevdiğimiz insanlarla güzel ve eğlenceli sohbetler edebiliriz bu hafta umuyorum ki… Çok güler, göz kenarlarımızdaki -benim o en sevdiğim- kırışıklıklarımıza yenilerini katarız.! Ben elimden geldiğince bu hafta burayı boş bırakmamaya çalışacağım.
Bu arada “Countdown just started” diyebiliriz. Pazar sabahı yolcuyum!Geçen yıl da aynı hislerle bunları yazmışım! Flasback yapalım:)
alla alla neden commentlerim sayfanda cıkmıyor merakı icindeyim,bunu da test icin yolluyorum,test test.
2 commentim cıkmayınca paranoyaklastım dilara,neyse bu sefer becerdim galiba, efenim rakı seven ve icen biri olmadıgım halde damagıma duskunum ve su yeni cıkan sakızlı rakıyı bir mangal esliginde tatma egilimindeyim,2 hatun muhabbetiniz ise gıpta edilmeyecek gibi degil,kahve falı becerin ise bugunlerde ongoru ve enerji yuksekligine isaret, bu donemi iyi kullan bence,USA da etrafa o gozle bak 🙂
Şimdiden iyi yolculuklar Dilayracım.
Güle güle git, güle güle dön 🙂
Sevgiler…
nes ve yıldız,
iyi dileklerinize teşekkür ederim.
nes’ciğim..
2 hatun muhabbeti pek hoş ve özel.. ama nedense hep “birşeyler” eksik kalıyor:))
Commentleri okuyunca haaaa. dedim Dilaraus üstüne basmış. İki bayan muhabetinin üzerine yok gerçektende ama yinede eksik birşeyler kalıyor. Hani öyle muhabete renk katacak canlılıklar :-))
Neyse Kahve’nde tavus kuşu gördüm ister inan ister inanma..:-))) Süper bir olay ekimde karşına çıkacak diyorum…
Neyse bende selam götür benden oralara diyorum. Özledim onları bilgileri olsun istiyorum…:-)))
güle güle git güle güle gel ama seni burdan takip etmek üzüyor beni ama ….. boşver ben ne desem sen bildiğini yapıcan zaten o yüzden boşver…
Dilara,
Biz de yakın zamanda Gölbaşındaki Beykoz’a gidip mangal yaptık; çok keyifli bir gün geçirdik..Özellikle yaz günlerinde Ankara’da kaçıp gidielebilecek en güzlerden biri Gölbaşı bence..
Şimdiden iyi yolculuklar sana..Bol bol iyi vakit geçir ama bizimle de paylaş! 🙂
selammmm yolcu…
bu mevsim herkes yollarda sanki…
Ne muthis bir bir duygu. Yeni fetihler ve maceralara yelken acmak. Hayat sarkimizi cesitli makamlarda ve mekanlarda icra etmek…sana , bana , hepimize sunulan bu yeyuzu cenetimizde keyfince eglen…
yolculuk icimde ebedi bir cagri, bazen bir ibadet kadar guzel ve derin…
ve binbir guzellige acik…
bilir misin kendimi her yerde evde hissederim ben…
butun bir yeryuzu evim gibidir…ve ben butun bu evin sakinlerini goremiycem diye huznlenirim bazen…
Hazirliklar hemen hemen tamam Dilara…yarin arabanin rutin bakimi var…
ondan sonra sadece evin kapisini cekmek…o kadar…
Sana simdiden iyi yolculuklar…iyi calismlar…iyi gozlemler…ve sen sakrak dakikalar…
Yer yuzu bizim evimiz…her ne kadar cocukca sinirlar cizilmis, ulke adlari koyulmus olsada, gul gec bu tiyatroya…cocuklar egeleniyor de…
butun varlik zaten senin, benim , herkesin…
cocukca sahiplenmek niye…
umarim tatil bitmeden gorusuruz bir yerlerde:)
yolculuğum için iyi dileklerde bulunanlara çok teşekkür ederim..
oradan da haber vermeye devam edeceğim biliyorsunuz:))