Neler Yapıyorum?

Tam olarak yan gelip yatıyorum! Son 3 günkü durumumu bundan daha iyi ifade eden bir cümle olamaz. Cumartesi günü 3 film birden kuşağı yaparak kendi çapımda ufak bir rekora imza attım… Aralıklarla olmak kaydıyla, tam 3 tane film seyrettim evde. Yanında capuccino’m, bir de sigaram! Seyrettiğim ilk film, genuis Coen kardeşlerin 2001 yapımı filmleri The man Who was Not There‘di. Billy Bob Thornton adlı şahsiyete ben bayıldım. Film boyunca ağzından düşürmediği sigarası, genel olarak ruhsuz bakışları, illet eden derecede sakin tavırlarıyla ile rolünün hakkını vermiş. Filmin bir önemli özelliği de siyah-beyaz çekilmiş olması. Thornton, Ed Crane adlı bir berber rolünde. Daha doğrusu 2. berber. Eniştesi -ki o da 1. berber- ile beraber çalışıyor. Karısının patronu ile ilşkisi olduğundan şüphelenerek ona bir şantaj mektubu yollayarak bir miktar para istiyor. Ama sonra olaylar umulmayan biçimde gelişiyor.

Bir miktar ara verdikten sonra 2 kişinin diyalogları üzerine kurulu, gerçek zamanlı çekilen ve benim son zamanlarda en keyif alarak seyrettiğim bir film olan Before Sunset‘e geçtim. Bence bu filmi seyredin. Bir kere film Paris’te geçiyor.. 2 kişi yaklaşık 9 yıl önce tanışıp, beraber 1 gün geçirmişler. (Filmin öncesi Before Sunrise adı ile gösterime girmiş..)Şimdi 9 yıl sonra tekrar karşılaşıyorlar.. Filmin tamamı 1 saat içinde olup bitenlerden ibaret. Seine nehri’ndeki gezinti sahnesi, kızın arabanın içinde kendini kaybederek ağladığı sahne, kızın adama şarkı söylediği sahne benim en beğendiklerim oldu. Ben bu filme gayet iyi puan verdim. Çok hoş, sıcak, güzel bir sonu var. Tam da istediğim gibi:)

Son filmim ise 2003 Fransız yapımı Jeux d’enfants adlı filmdi. Enteresan kurgusu ile bazı bazı Ameli’yi çağrıştırsa da, eline su dökemez bence. Garip bir aşkın, 2 kişinin oyuna dönüştürdükleri hayatları içinde nasıl da ellerinden kaybolup gittiğini anlatan bir film. Orta karar diyebilirim.

E bu kadar film sonrası, Pazar günü kendimi dışarı attım tabi. Selam-Tolu ikilisi’nde Hakan’la beraber kahvaltı yaptık. Sonra Selam’ın menajerliğini yaptığı Ankara Basketbol Klubü’nün maçına gittik. Oradan da T.Telekom-Ülker Basketbol karşılaşmasının 2. yarısına yetiştik. Biz gelmeden önce 11 sayı farkla yenilen Ankara’nın gururu Telekom, 2. yarının başlarında Tutku ile harekete geçip 14 sayı kaydediverdi. Öne de geçtik bir arar, ama yetmedi:( Yenildik ne yazık ki.. Ertesi gün Tolu yolculuğa çıkacağı için akşamımızı hep beraber 01 Adana’da (İsmail Usta’nın Yeri’nde) yemek yiyerek, bayram öncesi 2 duble rakı içerek geçirdik.. Böyle ortamlarda rakı’nın keyfi başka oluyor. Uzun zamandır yapmamıştık, iyi oldu.

Bu arada dün akşam evdeki bilgisayarım çöktü galiba:( Garip sesler çıkardıktan sonra ekran karardı.. Dolayısıyla evden bilgisayarımla ilgili bir şey yapmam mümkün olmayacak bu ara.. Umarım içindekileri kaybetmeden kurtarırız. Elimdeki fotoğraf sayısı saymakla bitmez, makalelerim de cabası…

Bakalım sonraki günler hangi filmler izlenecek..?

Neler Yapıyorum?” hakkında 1 yorum bulunuyor:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir