Bir arkadasim demis ki “Senin artik gulen fotograflarini goremiyoruz blogda”.. Cennetime gittigimden beridir yukaridaki moddayim, dedim ki paylasayim: Iyiyim, cok keyifli bir 3 gun gecirdim Kas’ta.. Ileride hayatimi devam ettirmek istedigim yerde.. Begonvil cennetinde.. Mavi, engin ve derin lacivert cennetimde..
Son 5 yildir sikilmadan ayni yere gidiyorum ve bir tek gun bile”Off” demedim henuz. O kadar guzel paylasimlarim, o kadar guzel dakikalarim oluyor ki Kas’ta.. Gordugum, tanidigim herkeslere tavsiye ediyorum MAVI Bar’ini, RED POINT’i.. Iskele ile Kas’in ana caddesini birbirinden ayiran DUVAR’n uzerindeki hos muhabbetleri.. SENGUL Ablam’in gece 03:00’dan sonra DUVAR’in onune gelip kurdugu gozleme tezgahini.. KUCUK CAKIL’in muhtesem ve buzz gibi denizini.. Kocaman KALAMAR’larini.. TEKNE GEZILERI’ni.. Kanolarla yapilan macera dolu SEA KAYAGI’ni.. DALMAK icin sizi bekleyen birbirinden guzel KOYLARI’ni, sirf bunun icin orada bulunan BATIGI’ni.. Her seferinde ugradigimda kendimi kaybettigim, Kas Hatirasi niyetine aldigim birbirinden guzel tasarimlara sahip LAL GUMUSCUSU’nu.. CUKURBAG YARIMADASI’nda bulunan LUTFIYE TEYZE’nin evinde acip, bahcesinde misafirlerine sundugu lezzetli yemeklerini.. KURUNUN YERI’nde yenilebilecek cig borek ve hosmerim tatlisini.. Goruntusune, denizinin rengine hayran kaldigim KAPUTAS Plaji’ni.. Unutmuşum!!! Bir de BUZLU BADEM’i var:)) Ve de ve de MİDYE DOLMASI…
Insan kendini iyi hissettigi yerde, kendini iyi hissettiren insanlarla olmali.. Benim kacislarim hep bu yuzden; nefes alabilmek, hayatin ne kadar guzel oldugunu kendime hatirlatabilmek icin. Her ne kadar self-motivated bir insan olsam da bazen bu uyaricilara ihtiyac olabiliyor:) Evrenin sansli kuluyum ki-hep sukrederim- kacmak istedigimde hep gidecek bir yerim, gidebilecek gucum ve bana eslik edebilen guzel insanlar bulabiliyor, taniyabiliyorum.. Bu defa da harika bir adam ve esi ile tanisma serefine nail oldum: Sevgili Mustafa bey ve esi Christina:)
Ayak bilegimde suslu kinam, zihnimde temiz tertemiz guzel yeni dusunceler ve heyecanlarla, dinlenmis, bol bol yuzmus, dalmis, pek mutlu olmus bir sekilde evime dondum.
Pazar gunu SKY TURK’te yayinlanan CAFE NET Programinda kendimi seyrettim:) Cok komik ve sevimli buldum. JTB’yi, neden ve nasil burada olmaya karar verdigimi, gelecekteki planlarimi paylastim. Bana bu firsati verdigi icin Sn. Ayse YAZICIOGLU’na tekrar tesekkur ederim.
Bir tesekkur de sevgili Mucella TOKATLIOGLU’na. Aysegulumun Sultanimin seker, dinamik, guzeller guzeli patronuna:)) Iyi ki vardiniz, Iyiki VARSINIZ:))
Superr bir hafta diliyorum..
sekercigim yokmudur su tv nin online kismi.. ya da sen Youtube’ koy da ben de goreyim… cok merak ettim simdi. Tebrikler!
resimlerin yine cok guzel.. Inanirmisin dunyanin her bir yanina gittim, Kas’a ne gruplar gonderdim ama gitmek nasip olmadi daha.. sayende geziyoruz ne guzel
cok guzelmis cook.. ben de tatil yapmak istiyorum….
sevgiler
gorki
Sevgili Dilara,
Siteni keyifle takip ediyorum. Kaş hakkındaki yazdıkların ve çektiğin harika fotograflardan sonra önümüzdeki hafta ben de 1 haftalığına ilk kez Kaş’a gitmek istiyorum.
Paylaşımların için teşekkürler.
Sevgiler
Emel
Bende 1,5 ay kadar önce oradaydim.4 senedir tatillerimde gittigim gibi balayim içinde Kaş’ı seçtim 🙂
Küçük çakıl’ın resmini gorunce yine orada olmak istedim.Bir kere giden kolay kolay vazgeçemez Kaş’tan.Senin güzel Kaş notlarina ilaveten tekne turunda uğranilan Kale Köy’deki ev yapımı dondurma diyorum,hemde fındıklısından 🙂
Muhtarcım,
yok ne yazık ki, ben de kaydetmedim. şansımıza artık:))belki “bir dahaki sefer” olur..
gorki’cim,
benim de uzun deniz tatilim Eylül 15’den sonra ne yazık ki.. o zamana kadar denize girmeden duramayacağım için cumalarımı da alıp ayda 1 defa kısa kaçamak yapıyorum. tavsiye ederim:))
Emel hoşgeldin:))
bence çok beğeneceksin, çok iyi gelecek orada olmak sana. lütfen otel veya herhangi bir konu hakkında tavsiye ya da bilgi paylaşımı istersen çekinmeden bana ulaş e-mail adresimden.. güzel tatiller dilerim.
Seçil,
1,5 ay önce balayından döndü isen, öncelikle tebrik ederim seni:))
Kaleköy’e çıkmışlığımız, çay-kahve içmişkiğimiz vardı da, hiç dondurma yememiştik iyi mi?? bak ben de birşey öğrendim şimdi.. bir dahaki sefere:))
Oh oh oh! Ne güzel gezmişsin Dilara! Ben çok seviyorum oraları; gerçi nedense Kalkan’ı daha bi çok severim ama yanyanalar zaten.. Kaputaş plajı Türkiye’nin en güzel renkli denizi olabilir mi?? 🙂 Keşke bilseydik SkyTürk’ü önceden; belki youtube’den buluruz ha? 🙂 Hoşgeldin!
Dilara cok alakasiz ama yazdiklarini okurken gozlerim dolu dolu oldu, fotolar, saydigin yerler, cok guzel hatiralarim var oralarda, cok ozlemisim Kas’i 🙁 Acil benimde birkac gunluk kacis ayarlamam lazim 🙂 Bircok guzel yerde denize girdim ama Kaputas’in turkuazinda kendimi kaybettigim gibi kaybetmedim hic, orasi benim tekrar cocuk oldugum deniz 🙂 cok guzel, coookkk guzel, paylasim icin sagol, ilerde birgun belki komsu bile oluruz, belli mi olur 😉
Ayşe’cim,
O kadar yıldır Kaş’a giderim, bir defa da Kalkan’a gitmek nasip olmadı. Ne diyorlarmış oraya; Kalkan “The Britisher Village”:))
Vallahi deneyeceğim elde etmeyi programın kaydını. Artık başarabilirsem koyarım youtube’a:)
Chido’m, Güzel Gelin’im:))
Ne güzel sana bir zamanlar yaşadığın güzel şeyleri hatırlatabilmek, hem de seninle henüz yüz yüze tanışmadan:)
Komşu olalım zaten. Biz kocaman bir arazi alıp sırt sırta evler yapmayı planlıyoruz Yarımada tepesinden laciverte bakan. Bir çiftimize daha yer açamayacak mıyız?? aşkol:)
sizi cumartesi günü cafe.net programında seyrettim.blogunuzu oldukça merak ettim ve program biter bitmez sayfanızı ziyaret ettim. bence mükemmel bir blog.Fotograflar ve özellikle yazılarınız çok başarılı,başarılarınızın devamını dilerim…
perseus:))
çok, çok teşekkür ederim.
yakında daha da güzel olacak JTB:)
fotoğraflar çok güzel Dilayra
hoşgeldin
timur, sağol:))
selam dilara! hosgeldin! ne güzel fotograflarla dönmüssün geriye. icim gitti bakarken. ALLAH’tanki bizde bu cumartesi 3 haftaligina türkiyeye tatile gidiyoruz. keske daha önce kastan bahsetseydin. belkide tatilimizi orada gecirmeyi düsünebilirdik. bu sene kismetse önce dogdudum köyüme, sonrada 2 hafta antalyada keyf yapmayi planladik. acil ihtiyacim var! belki baska bir seneyede planlarimiza kas dahil olabilir. eminim cok güzeldir. ama senin icin kas neyse, benim icinde datca o herhalde. cünkü esimle orada tanistim… banada görede, sanki en güzel deniz orada ve herkeslere tavsiye ediyorum. tabii sanada. daha önce gitmediysen eger…. sevgiler!
Tam olarak 16 gün sonra Kaş’a gidecek, ve bu süre zarfında oranın hayali ile yaşayan biri olarak yazın ve fotoğraflar tam denk geldi.. Öneriler için soracaklarım olacak…
Şimdiden teşekkürler..
yelda
fotolar ne guzel, mutlu-mesut donmene sevindim. 🙂
okuyunca ben ne zaman gitmistim kasa,kalkana diye dusundum, tek hatirladigim kaputasta suursuzca dalgalarla bogustugum. cocuktum, baya bi sene oncesinden bahsediyorum. tekrar gitmek lazim su anki aklimla :)) ne kadar cok yer var gidilmesi gereken di mi? buna karsilik o kadar izin yok, zaman yok. off hayat ne zor :PP neyse bu haftasonu istanbula kacayim, bu da benim payima dusen olsun bari simdilik.
Sevim merhaba,
ben de DATÇA’da hiç bulunmadım:( Bir de Göcek’de.. Ve bir de Çeşme’de:(
bu Eylül’de bu üçünden birinde olmaya niyetim var.
sana güzel ve keyfi, anıları bol bir tatil diliyorum:)
Yelda’cım,
önerilerin yolda.. Bon Voyage şimdiden:)
Lambda,
haklısın galiba, izin konusunda ben biraz şanslı bir azınlıktayım. Özellikle bu aylarda işlerimiz hafiflediğinden dolayı ayda 1 defa cuma günlerini de kullanabiliyorum:)
ama ne demişler, istersen yaparsın! iki gün için bile, değeceğine inanıyorsan ve ihtiyacın varsa, hiç durma: GO:)
kesinlikle gocekkkkkk…
hmmm, demek GÖCEK:)
o halde bildiklerini anlatsan diyorum hani Nube:))
bu site mükemmel güzel olmuş heryerini gezmedim bile ama gerçekten çok çok çook güzel 🙂
toti:) hosgeldin
tesekkur ediyorum:)
Merhaba Dilara,
1 haftayı Kaş’ta geçirdikten sonra Istanbul’a inanılmaz enerjik ve mutlu döndüm. Gerçekten Kaş’ta olmak bana çok iyi geldi. Tüm tavsiyelerin ve ilgin için çok teşekkür ederim.
Selamlar
Emel
emel’cim:)
cok sevindim adina..
ayrintilari bekliyorum:))
Sevgili Dilara,
Bu tatile daha önce çıkacaktım, ama yurtdışından gelen bir misafir için ertelemem gerekti.
Tatilde iyi planlanmamış tek şey yolculuk oldu. Dalaman’ı tavsiye etmene rağmen uçaklarda yer olmadığı için Antalya havaalanından gidip geldim, biraz zaman kaybı oldu.
Kaş’ta tanıştığım herkes ilk kez gelen birinin Yarımada’da kalmasına çok şaşırdı. Ben de arkadaşım tavsiye etti dedim:-)
Yarımada’daki oteller hem daha sakin hem de daha şık.
Mavi’ye gitmedim, ama Redpoint’te güzel müzik eşliğinde kahveler içtim.
Uzun süredir ilk kez bir tatilde hem bedenen hem ruhen çok dinlendim.1 haftada inanılmaz yanmışım o kadar koruyucu kreme rağmen:-) Bu sene belki bir fırsat daha yaratıp yine 3-4 günlüğüne gitmeye çalışacağım. Gece hayatı olmadığı için belkide hayat çok sakin Kaş’ta. Yemekler çok leziz. En güzeli insanlar çok nazik ve yardımsever. Saklıkent’e jeeplerle düzenlenen bir tura katılıp, Xantos, Patara, Kaputaş Plajını gördüm. Kaputaş Plajı’daki denizin rengine insan inanamıyor. Bir dahaki sefer Kekova turu yapacağım ve dalış dersi alacağım. Zaten arkeolojiye ilgim var, tam bana göre.
Kaş o kadar güzel bir yer ki, şimdiye kadar gitmediğime üzüldüm. Bizlere uzak gelen Kaş maalesef yabancılara çok yakın gelmiş, çok fazla ev, arsa almışlar. Kalkan’ın %90’ını İngilizler almış. Çok üzüldüm.
Ne kadar çok yazmışım, pardon:-)
Tekrar teşekkür ederim.
Sevgiler
Emel
Geri izleme: İki Ara Bir Dere Organizasyonu (III): KAŞ | Journey To Blue
Geri izleme: MİM’lere Cevaben:) | Journey To Blue