52 Liste Projesi 24. Hafta Listesi

Motorlarla çıktığımız ve bir noktasında “Mavi Yolculuk” yaptığımız seyahatimizi geçtiğimiz Pazar akşamı tamamlayarak eve vardık sağ salim. Bu seyahate ilişkin hem anlatmak istediğim şeyler hem de paylaşmak istediğim fotoğraflar var. Döner dönmez yoğunca bir programa daldım, ama onu da bu hafta içerisinde yazmaya başlamayı planlıyorum. Zira Sakız Adası yazılmaya ve anlatılmaya değer bir yer. Şimdi ise gelelim –aslında– geçtiğimiz haftanın liste konusuna:

 52 Liste Projesi

24. Hafta: İlginç Davranışlarınızın Listesi

  • Kendimi bildim bileli simit yerken içindeki hamur kısmını çıkararak, sadece susamlı, kabuk kısmını yerim! Tabağımda hamurdan mini bir tepecik oluşur. Çevremdekiler sürekli bu durumla dalga geçerler, ama yapacak bir şey yok. Başka şekilde simit yiyemiyorum!
  • Evden çıkarken; motor, uçak vs bir araçla yola çıkarken “Başmelek Mikail“e beni ve yanımdakileri mavi kalkanı ile koruması için dua ederim. Bunu yapmadan yola çıkmam, kocamı, sevdiklerimi uğurlamam!
  • Rakı içerken, adabının tersine az su bol buzlu içerim!
  • Sabahları uyanır uyanmaz yataktan kalkarım. Yani bildiğiniz atarım kendimi yataktan. Uyandıktan sonra öyle sağı solu seyredeyim, yatak keyfi yapayım (o ne demekse?) elime bir şey alayım da bakayım falan yok bende!
  • Biri beni sinirlendirecek bir şey yapar ya da söylerse kendimi ona kapatırım! Bu kapatma durumu aslında içimdeki o bir anlık cadıyı salıvermemek ve ondan geriye doğru sayarak sakinleşmek içindir 🙂 Bildiğin dilsize bağlarım ve göz kontağı da kurmam! İdeal bir davranış şekli değil, farkındayım.
  • Ağaçlara sarılırım. On yıllık, yüz yıllık bedenlerinden enerji alırım. Çiçeklerle konuşurum, otlara dokunurum. Tabiat Ana’nın varlığına ve bir gün insanlığın ona yaptıklarından sebep dünyayı darmadağan edeceğine de kalpten inanırım.
  • Bakkala bile gideceksem göz altıma siyah kalemimi çeker, rujumu sürerim! Hiç süslü bir kadın olmadım, ama genç kızlığımdan beridir göz altı kalemi ve ruj ikilisini de hiç bırakmadım. Fondötenim, göz farım bile yok inanın. Üzerime bir şey giymek gibi kalem ve ruj benim için 🙂
  • Elime bir kadeh alır almaz ilk işim elimde kadeh arka planda ne varsa, deniz, yeşillik, güzel bir sofra vs, fotoğrafını çekerim 🙂 Her sofra için bu böyle değil, ama elimde kadeh tonlarca fotoğrafımın var olduğunu görünce bunun normalden öte bir davranış olduğu hissine kapıldım 🙂

Davranış” olmadı birkaçı farkındayım.  Journeytoblue’nun ilk zamanları, yani 2005-2006 yıllarında, sürekli ebelenmiş, mim’lenmişim. Kendimle ilgili enteresan özellikler, asla dediğim şeyler, rutinlerim vs. konularında. Biraz onlara baktım da yıllar içerisinde bazı özellikler aynı kalsa da sert ve köşeli taraflarım hep yontulmuş 🙂 Mesela peynirsiz kahvaltıya oturamam demişim, şimdilerde peyniri anca rakının yanına, ayda bir defa balıkçı muhabbetinde görüyorum neredeyse. CD’lerimden vazgeçemem demişim, evde bir tek CD kalmadı Sadeleşiyoruz Projesi ile birlikte. Bir seyrettiğim filmi bir daha seyretmem demişim, alenen atmışım 🙂 Şimdilerde en büyük keyfim sevdiğim filmleri tekrar tekrar seyretmek 🙂

Neyse, bu liste de böyle dursun bakalım. Size ilginç gelen davranışlarınız var ve paylaşmak isterseniz aşağıya yorum olarak bekliyorum. Güzel bir hafta olsun hepimiz için 😉

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir