Dün gece nette dolanıyorum, ödev bitti ya.! O da ne, tesadüf ettim bir sayfaya ve bayıldım gördüklerime.. Dili anlamadım tabi, ama Brezilya kelimesi bir yerde gözüme ilişti. Oralarda hangi dil konuşuluyor?
Fotoğraflara bakınca anlayacaksınız. Yer: Carrefour’daki kitap reyonları. Ve kitapların nasıl sunulduğuna bakın!
* Moby Dick kitabını balıklarla,
* Pamuk Prenses kitabını elmalarla,
* Karın Deşen Jack’i de kırmızı etle
İşte ben PAZARLAMA diye buna derim.. Bayıldım, bayıldım..! Allahaşkına almaz mısınız bu kitapları görseniz böyle reyonlarda?? (** Ben Moby Dick’e talibim**)
Odevin icin gozun aydin..Ama benimde ders calismam lazimmmm offf offff..
Cidden ne guzel dusunmusler ama elmalar daha cekici geldi bana..Sanki baliklar,sarimsaklar ve etler kitaplari kokutmuslar mi ne? :))Sanirim ben Pamuk Prenses kitabini alirdim..
Dilayra’cm gerçektende çok değişik bir fikir…yani önce kitaba sonra da etrafındaki ürüne odaklanıp 2-3 saniyede hemen bağlantı kurmaya çalıştım:))
bende sanıyorum aysin gibi pamuk prenses ve bolca elma alırdım:))
tşkler dilayra’cım:DDD
sevgiler….
Hakikaten, “brilliant idea” dediklerinden. Brezilyalı arkadaşlar Portekizce konuşuyor. Bir zamanlar Brezilya’lı bir arkadaşım olmuştu.
meral
Bu arada aklıma şimdi geldi.. Düşünsenize Chocolate (Çikolata) kitabının reyonlardaki sunumunu??
Yaratıcılığın sonu yok dedirtecek cinsten bir pazarlama yöntemi gerçekten de. Ama bana da karın deşen Jack olayı biraz itici geldi. Et yemekten tamamen vazgeçebilirim. Fena da olmaz. Bu arada siten çok canlı ve ilgi çekici değişik konularla dolu. Yeni keşfettim ama zaten 15 günlük çiçeği burnunda bloggerım
Meral teşekkür ederim.. benim de aklıma gelmedi değil Portekiz’ce olabileceği, ama emin olamadığımdan hiç yazmadım..
Şebnem’cim hoş geldin..
bu blog dünyası o kadar zengin ki, yakında iyiki gelmişim diyeceksin gör bak:))
çikolata mı :DDilahi dilayracam ben çikolatandan görmezdim ki kitabı ya da gorurur yanında bolca çikolatada alırdım hehehheee:DDD
Senin siteni açtığımda da maviliğine bakmak bana iyi geliyor, ben çok mu karardım nedir son zamanlarda? Marketing olayına gelince eskiden Halkla İlişkiler okuyan biri olarak nostaljik bir hatıra gibi geldi 🙂
Harika bir fikir, marketing hakkında zaman zaman kütüphanemizdeki koca kitapları açıp karıştırıyorum. Bir keresinde marketingin hizmet ettiği üç ana temadan bahsediyordu; needs, wants, demands yani ihtiyaçlar, istekler ve talepler. Kırmızı elmalar benim hem ihtiyaçlarıma hem de isteklerime cevap veriyor eee talep de oluyor ister istemez:)
Ödev, nasil, nerde, ne için?
Margotto..
seni burada görmek ne güzel.. bak ne diyeceğim? sen, kafan bozuldukça bir uğra buraya.. vallaha iyi gelecek, garanti:))
Gülnur’cum..
insanlar bıktı bunları duymaktan eminim bu konuda. ama sen yeni komşumsun. muhtemelen geçen yılki postlara da bakmaya zamanın yok.. o sebeple kısaca şöyle açıklayayım: Ödev, University of Minnesotta’da yapmaya çalıştığım Master of Healthcare Management için.. uzaktan eğitim ama benimkisi.. ISP diyoruz. Independent Study Program. normalden 1 yıl uzun olup, 3 yıl totalde.. sadece yazları 2 hafta kampüs eğitimi var, o kadar..