*
Kafam karışık benim, bu aralar.
Bir sürü şeyi, bir sürü değişik açısıyla birlikte düşünüp düşünüp “yeter” diye bağırıyorum. İçimden, tabi ki! Düşüncelerimin günlük katettiği yolu ölçmek için bir birim falan kullanabilseydik, çok şaşırır kalırdık eminim! Yattığım zaman, kafayı yastığa koymakla benim işim bitmiyor ne yazık ki. Zaten gün içerisinde de sinsi sinsi zihnimi kurcalayan ve beni yiyip bitiren düşünceler atağa geçiyorlar. Sanki geceleri ben yatınca onlar daha da güçleniyorlar. Velhasıl, yatınca dinlenemiyorum, öyle hemen uykuya dalamıyorum, biraz yorgun kalkıyorum sabahları. Bu aralar yani.
Zihnimin meşguliyet sebebi, değişik açılarını, katettiği yolları falan bir kenara bırakırsak aslında şu sorunun cevabıyla ilişkili, doğrudan:
“Hayallerinin peşinden gidebilecek cesareti gösterebilecek misin?”
Vallahi gönül istiyor, hem de çok. Ama hayallerime giden yolda adımlarımı da doğru atabilmek istiyorum. Düşünüp düşünüp uyuyamamamın, zihnimle savaşmanın dışında ne yapıyorsun derseniz, dua ediyorum. Yine, hayatımın önemli dönemeçlerinden birinde olduğumu hissediyor, ve beni bundan neredeyse 2 yıl önce doğru yola çıkardığı gibi, tanrıya doğru olanı gerçekleştirmeme yardım etmesi için dua ediyorum. Gerçekleşeceğin hayırlı olmasını dileyerek tabi.
Yeni bir hayat için, tilkilerim ve ben kısa süre içerisinde bir karar varabilmiş olmayı diliyoruz, can-ı gönülden. Yoksa bu uçuklar ve yerlerde sürünen bağışıklık sistemimle şu anki kötü görüntümden de kurtulamayacağız bir müddet!
*
aslında en doğrusunu yapıyorsun . dua etmek. hakkında hayırlısı neyse Allah o kararı vermene yardım etsin.yoksa istanbula gelişlerinin nedeni bu mu?
şans diliyorum sana.. fakat benim başlığı “tikiler ve ben” diye okumam ayrı bir vehamet tabii 🙂 allah allah ne oldu ki böyle bri yazı yazdı diye düşünerek başladım okumaya..
Önce şöyle derince bir uyku uyumak için beslenmene dikkat et lütfen… İyi bir uyku çek, birkaç gün iyi dinlenene kadar kendine zaman tanı… Sonra düşün derim. Zihnimiz bitkin olduğumuzda bize ne oyunlar oynar değil mi???
Naçizane karar verme aşamasında şunu düşünmeni dilerim; bu son olacak mı? Gitmeler yani…
Dilara.. ben bu bloğun her sayfasını okudum.. ve seni tanımasam bile dönüm noktalarına şahitlik ettiğimi düşünüyorum.. hatta seni örnek alıp bak o bile böyle şeyler yaşıyor demişliğim var.. bence karmanın tam karanlık yerindesin ve aydınlığa doğmana az kaldı..
Sana başarılar diliyorum gittiğin yolda.. Ama bizi de haberdar etmeyi unutma..
Öncelikle… Sevgili ESRA..
Bloğuna baktım, adı ilgimi çekti tahmin edersin. sonra biraz gezindim içinde ve “kimim” köşesini okudum. birilerine bu kadar ilham verebilmek nasıl büyük bir mutluluk anlatamam. teşekkür ediyorum. senin de yolculuğunda yolun hep açık olsun:)
Sevgili Esen,
ben gitmelerden vazgeçebilir miyim sence? fiziksel olarak olduğum yerlerde gibi görünsem de ruhumu gönderirim ben illaki:))
kendime dikkat ediyorum, merak etme. ımmunex alımına başladım. düzenli kefir içiyorum her sabah.. seni de öpüyorum. yalan oldu benim zıpçıktılar bu arada..
*
Buky, teşekkür ederim.
onu da yazarım ne var:) bana üniversitenin bir döneminde “burjuva” derlermiş de, aynı zamanda sosyoloji okuyan biri olarak burjuva kim ben kim demiş ve 2 satır yazmıştım bir yerlere.. ha burjuva, ha tiki değil mi ama:))
*
Resmiyecim,
kısmen diyebilirm. hayat arkadaşım İstanbul’da çoğu zaman. onun için de ama başka işler için de gelip gidiyorum:)
Gel gör açmak üzere hazırlanan zıpçıktıları…. zıpçıktı seniii!:)…ya zıp kaçtı mı demeli…:P
Sevgili Dilara,
sessiz takipçin olarak diyebilirim ki yaşam enerjin ve içsesin zaten sana doğru yolu gösterecektir.Duaların ve olumlamaların gücüne inanan biri olarak doğru yolda olduğuna inanıyorum.Daha hızlı karar vermen için hayal ettiğin herşeyi yaz ,karşılarına vıdı vıdı eden tilkilerin söylediklerini yaz. Hayallerine karşı çıkan o olumsuz cümleleri neden kurduğunu düşün.Geçmişteki hangi negatif olaylar o olumsuz gevezeliklere neden oluyor onları da düşün.Sonra hayal ettiklerini olumlamalar şeklinde , olumluya çevir. Ve en önemlisi kendini hayallerinin içinde imgele…Aslında hayat ya cesur bir maceradır(ki sen bunu yaşayarak bilen,nefsinde hisseden birisin) ya da hiç birşeydir. Bi kitap var elimde orada “yolun başını seçen kişi o yolun götüreceği yeri de seçmiştir. harry emerson.” diyor.Belki yol gösterir; okumadıysan ,Darel Rutherford Being Solution türkçesi de çevrildi. Yolun açık olsun.Hayallerine sahip çık cankız. Sevgiler.
bence hayalini gerceklestirmek daha cok bekleme… zaman oyle hizli geciyor ki Dilayra..
sevgili seda, didocum..
güzel dileklerinize teşekkür ederim.
yolun başını seçtim, yola çıkmaya da az kaldı..